31.Türk Üroloji Kongresi Ardından
31. Türk Üroloji kongresi, 27-30 Ekim 2022 tarihleri arasında uluslararası katılım ile Kuzeu Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde gerçekleştirildi. Kongrede Üroloji'nin tüm alt branşlarında olduğu gibi; Androloji alanında da bilim insanları güncel literatür ile ilgili değerlendirmelerde bulundular. Çeşitli panel ve tartışmalarda, Androloji alanında sağlanan yeni tedavi yöntemleri ile birlikte tartışma konusu olan önemli başlıklar da ele alındı.
Erkek cinsel sağlığı ele alındığında; en tartışmalı konu başlıklarının 'Estetik' amaçlı yapılan Penis Uzatma-Kalınlaştırma operasyonları ile; henüz 'Kanıta Dayalı' olmadığı halde ülkemizde yaygın olarak uygulanan, kök hücre ve PRP tedavileri olduğu görüldü.
Bu oturumlarda; bilim insanlarının neredeyse tamamının üzerinde uzlaştığı şekilde;
Penis büyütme ve uzatma operasyonları; fonksiyonel olarak hastalara cinsel açıdan önemli bir katkı sağlamamaktadır. Adından da anlaşılacağı üzere; bu tarz operasyonlar sadece görsel estetik açısından önem taşımakta olup, bu tarz ameliyatlarının uygulanacağı hastaların son derece dikkatli seçilmesi gerekmektedir. Bu görüşü destekleyen ve İngiltere'de yakın zamanda yapılmış olan bir çalışmada gösterildiği üzere; penis büyütme isteği ile hekimlere başvuran erkeklerin penis boyları ölçüldüğünde; başvuranların sadece %5'inin tıbbi anlamda bu tarz bir ameliyata gereksinim duyduğu gösterilmiştir. British Journal of Urology dergisinde yayınlanan bu çalışmanın sonuçları, gereksiz cerrahilerin önlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Tüm bunların dışında diğer önemli bir nokta; bu tarz operasyonların çok önemli bir bölümünün; operasyonlarda kullanılan malzemeler nedeniyle 'Geri Dönüşümsüz' bir özellik taşıdığı gerçeğidir. Özellikle penis kalınlaştırma operasyonlarında kullanılan yağ dokusu, silikon, vazelin benzeri malzemeler, hastaların önemli bir kesiminde ameliyat sonrası memnuniyetsizliği neden olmakta; buna karşılık bu malzemelerin penisten geri alınması cerrahi olarak mümkün olamamaktadir. Bu malzemelerin cerrahi olarak çıkarılması denendiğinde kalıcı doku hasarı ve kayıpları da söz konusu olabilmektedir. 'Penosentrik-Penisi konusunda Takıntılı' buna karşılık tamamen sağlıklı bazı erkekler, bu tarz cerrahiler konusunda yoğun taleplerde bulunabilmektedir. Buna karşılık hekim ve hastaların cerrahiler öncesinde tedavi ile ilgili komplikasyonları detaylı olarak tartışması büyük önem taşımaktadır.
Kongre'de üzerinde durulan önemli konu başlıklarından bir diğeri de Erektil Disfonksiyon-Penis sertleşme sorunu olan hastalarda yaygın olarak uygulanan kök hücre ve PRP uygulamaları olmuştur. Dünya'daki saygın bilimsel kuruluşların konu ile ilgili tedavi kılavuzları incelendiğinde; sözü edilen tedavilerin 'Deneysel' düzeyde yaklaşımlar olduğu görülecektir. Bu tarz tedavilerin etkinliği hayvan çalışmalarında gösterilmiş olup; insanlarda etkin olduklarına dair 'Kesin' kanıtlar bulunmamaktadır. Tüm bunlardan dolayı özellikle sosyal medya ve reklam araçlarının yanlış yönlendirmeleri ile bu tedavilerin 'Mucize' ya da 'Kesin Tedavi' sağlayan yaklaşımlar gibi gösterilmesi; ülkemiz ve dünya da önemli bir sorun olarak görülmektedir. Tüm hastalıklarda olduğu gibi Erektil Disfonksiyon tedavisnde de sadece 'Kanıta Dayalı' verilere uygun tedavilerin hastalara sunulması ve hastaların gerçekçi olmayan beklentilere sokulmaması gereklidir